TIR'cı Kocam Seferdeyken! (1) (Semra 25 Y., Hatay)
İsmim Semra. Şu anda 25 yaşındayım ve
evliyim. 18 yaşımdayken kocamla görücü usulü ile evlendik. Ben
köyde büyümüştüm ve gayet mütevazi bir hayatım vardı. Evlendiğimde
seks nedir bilmezdim, gerdek gecesinde bile kocam bana zorla sahip oldu ve
böylece seksten iyice soğudum. Ama kocam hemen hemen her gece beni sikmek
istiyordu. Ben kocamla seks yaparken hiç zevk almıyordum ve her seferinde seksten nasıl kaçarım diye kara kara
düşünürdüm, ama nafile, canı istediğinde yatırır
sikerdi beni. Kaçınılmaz olarak ilk çocuğumuza hamile kaldım.
Evliliğimizin üzerinden 6 yıl geçtiğinde de çocukların
sayısı 3 olmuştu...
Daha 24 yaşımdayken 3 çocuklu bir kadın olmuştum. Tabii
3 çocukla çarşıya pazara gezmeye falan gitmek zor oluyordu, çocuklarımın yüzünden adeta
evden çıkamaz olmuştum. İşte o dönemde internetin
nimetlerini keşfetmeye başladım. Porno filimlerini ve seks
hikayelerini kast ediyorum. İzlediğim onlarca film ve okuduğum
hikayelerden sonra benim kocamla olan seks hayatımı düşünmeye
başladım. Benim seks hayatım sadece kocama zevk vermekten
ibaretmiş. Diğer kadınların filimlerde olsun hikayelerde
olsun aldıkları zevki gördükçe ve okudukça kendimi o
kadınların yerine koymaya başlamıştım. Üstelik
yeni bir alışkanlık edinmiştim. Filimleri izlerken,
hikayeleri okurken artık ıslanan amımla oynuyor ve kendimi tatmin
ediyordum ve bundan da inanılmaz zevk alıyordum. Evliliğimin
başından beri kocamın bana bir kez vermediği zevkin yüz
katını tek başıma alıyordum...
O sene kocam uzun yıllar çalıştığı işinden
ayrılmış ve birkaç gün sonra bir nakliye şirketinde işe başlamıştı. TIR şöförü olarak uluslar
arası çalışacaktı. Ben evde çocuklarla yalnız
kalacaktım, kocam gidince ne zaman geleceği belirsizdi. Arabistana çalışmaya
başladı, bazen iki hafta sonra bazen de üç hafta sonra geliyordu. Evde
iki veya üç gün kalıp tekrar uzun yola çıkıyordu. Hiç zevk almasam da beni iyi
kötü sikmesine alışmıştım ve şimdi daha uzun
süreli yaraksız kalmıştım...
Bize bazen tanıdıklar gelirdi, akşamları bahçede
oturur sohbet ederdik. Haydar ve karısı Şehriban, bizim yaşıtlarımızdı.
Bazen de kocamın teyzesinin oğlu Salih gelirdi. Kocam evde olduğunda
Salih sürekli gelir evde tamir edilecek ne varsa yapardı, elinden
herşey gelirdi, inşaatcıydı. Kocam evde bir iş yapacağı
zaman çağırır, Salih de hemen gelirdi. Salih bazen de öylesine
gelir, oturup sohbet ederdik...
Kocam son gittiği seferden gelirken bana telefon açıp, "Mangalı
hazırla!" dedi. Eli boş gelmezdi, gelene kadar ben de
gerekenleri hazırlardım. Kocam gelince mangalı yaktı, hoş
beş derken Haydar'la Şehriban'ı da arayıp gelmelerini söyledi. Teyzesinin
oğlunu da aramıştı. Yarım saate kalmadan geldiler.
Kocam gümrükten Rakı getirmişti. Erkekler içmeye başladı. Şehriban
ve ben meşrubat içiyorduk. Kocam içtikçe neşeli oluyordu. Ama sanki
misafirle yarışmaya girmişti, içtikçe içiyordu...
Bir ara kocam lavaboya kalkıyordu ki, kafayı bulduğu
için ayakta duramadı, yere yığıldı. Haydar hemen kocamı
kaldırdı ve "Semra kocanı yatıralım!" deyip içeriye
doğru götürdü. Ben de arkalarından gittim. Tam yatak odasına
götürürken, kocam, "İşeyecem!" diye sayıkladı. Haydar
da, "Gel Semra, kocanı işet!" deyip kocamı banyoya
soktu. "Ayy ben nasıl işeteceğim?" dedim. Haydar,
"Aç kocanın fermuarını, çıkar şeyini, klozeti
ıskalayabilirsin onun için küvete doğru tut!" dedi. Klozetle küvet yan yana idi.
Çok tuhaf bir durumdu, ama yapmak zorundaydım. Küvetin önünde
Haydar kocamı tutarken ben açtım fermuarını, sikini
dışarı çıkardım. O sırada Haydar pis pis güldü.
"Ne oldu, ne gülüyorsun?" dediğimde, "Yok bir şey!" dedi,
ama halen pis pis gülmeye devam ediyordu. Kocamın sikini küvete doğru
tuttum, işedi. Tuvalet kağıdıyla sikini kurulayıp geri
donuna yerleştirdim. Sonra kocamı yatak odamıza götürüp
yatırdık. Kocam daha kafası yastığa değer değmez sızmış
ve horlamaya başlamıştı.
Tam odadan çıkmak üzereydik ki, Haydar birden bana arkadan sarıldı.
Bir eliyle göğüslerimi avuçlarken, diğer elini eşofmanımın
üstünden amıma attı ve avuçladı. "Ayy ne yapıyorsun Haydar?"
dedim. Haydar ise enseme nefesini vererek, "Seni çok istiyorum
Semra! Size gelişimin sebebi sensin! Hem sen kocanın bamya gibi sikinden
daha büyük bir yarak yemeyi hak ediyorsun!" dedi, amımı ve
göğüslerimi avuçlamaya devam ederken. Demek ki az önce pis pis gülme
sebebi kocamın sikinin küçük olmasıymış.
İnternette büyük yaraklar görmüştüm, ama onların gerçek
olduğuna inanmamıştım, sahtedir, kamera hilesidir, montajdır falan demiştim. Gerçek hayatta tüm erkeklerin siki
kocamınki gibidir diye düşünmüştüm. Şimdi Haydar kendi
sikinin kocamınkinden büyük olduğunu ima ediyordu. Sadece ima etmekle de kalmıyor, arkamdan dayıyordu sert sikini. Evet popomda hissediyordum, kocamınkinden büyüktü muhtemelen. Bu benim ilgimi çekmiş,
üstelik avuçladığı amım da ıslanmıştı. Kocamla
sikişirken hiç hissetmediğim bir titreme sarmıştı
vücudumu. Yine kocamın bana asla veremediği bir heyecan
yaşıyordum.
Bu durumdan aşırı tahrik olsam da, "Bu
yaptığını kocam duyarsa ne olur biliyor musun Haydar?" deyip
kollarından kurtuldum. Haydar da, "Söylemezsen duymaz!" deyip
yeniden sarılmak istedi. Ama ben, "Hadi bahçeye gidelim!" diyerek
uzaklaştım. Dışarı çıktık ve bahçede biraz
daha oturduk. Şehriban bana yardım etti sofrayı topladık. Kahvelerimizi
içtik ve herkes evine gitti. Ben de kapıyı kilitleyip yatağa kocamın yanına
girdim. Ama Haydar'ın bana sarılması, sert sikini popoma dayaması, göğüslerimi ve
amımı avuçlaması aklımdan çıkmıyordu. Uyumaya çalışsam
da uyuyamıyordum. Sanki porno izler gibi o anlar tekrar tekrar gözümün önüne geliyor, bir zevk dalgası vücudumu kaplıyor, amımla oynuyordum. Orgazm ola ola sabahı zor ettim, ama kafamda halen Haydar vardı...
Aradan üç gün geçti, kocamın tekrar sefere gitmesi gerekiyordu. Kocam beni
iki gece sikmiş, öyle gitmişti. Gitmişti, ama benim kafamda
kocam değil de Haydar vardı, içim içimi yemeye başladı. Anca
iki gün sabredebildim, kendime hakim olamadım ve Şehriban'ı aradım,
"Gelin akşam oturalım!" diye. Şehriban, "Olur
gelelim!" dedi ve akşamı beklemeye başladım.
Hava karardığında baktım geliyorlar. Yine bahçede
oturduk, havadan sudan sohbete başladık. Ben çay demlemiştim,
çayı getirmek için mutfağa gittiğimde bir baktım ki Haydar
peşimden gelmiş. Ben bardakları hazırlarken yine arkama geçip
sarıldı. Boynumu öpüyor, yine göğüslerimi ve amımı
avuçluyordu. Ben bu sefer tepki yerine, "Ya karın görürse ne
yapacağız?" dedim. Haydar da, "Karımı merak etme,
o bana izin verdi!" dedi. "Nee? Siz beni mi konuşuyorsunuz?"
dedim. "Evet!" dedi.
Bu durum beni hem kızdırmış, hem de sevindirmişti,
ama bozuntuya vermedim. Amım yine sulanmaya başlamıştı.
Elinden kurtulup döndüm ve "Hadi çayı bahçeye çıkaralım,
bana yardım et!" dedim. "Tamam, ama seni öpmeden olmaz!" deyip
dudaklarıma yumuldu. O nasıl öpmeydi öyle, nerdeyse orgazm
olacaktım. Dudaklarımı zorla kurtarıp, nefes nefese, "Hadi
gidelim!" dedim. Bahçeye çıktık ve çayımızı içmeye
başladık. Şehriban bana bakıp gülümsüyordu. Ben ise birşey
yokmuş gibi çayımı içiyordum, fakat amımdan akan sular külotumu
ıslatıyordu...
Fazla geç olmadan ben odalarında bilgisayarla oyun oynayan çocukları yatırdım ve tekrar bahçeye
çıkıp misafirlerle oturdum, sohbete devam ettik. Ama sadece havadan sudan sohbet
ediyorduk, çünkü dışarıda bu tür seyler konuşulmazdı,
komşular duyar diye çekinirdik. Bu arada vakit bir hayli geç olmuştu.
Müsaade istediler. Kalkarken Şehriban, gülümseyerek, "Ne zaman
istersen ara!" dedi. "Ne için?" diye sordum, gözüyle
kocasını işaret edip, "Sen biliyorsun!" dedi ve
gittiler.
Gittiler ama benim her yerim titriyordu. Yapsam mı, yapmasam mı diye düşünüyordum.
Şeytan aklıma giriyordu, yap diye. Ben her ihtimale karşı banyoya
girdim, amımın kıllarını kestim, duşumu aldım,
kurulandım ve geceliğimi giydim. Geceleri zaten külot giymezdim. Telefonu
elime aldım. Arasam mı acaba diye çekiniyordum. Heyecandan zangır
zangır titriyordum. Amım çağır Haydar'ı gelsin diyordu,
ama beynim boş ver kalsın diyordu. Ne
yapacağımı bilmiyordum. Bir anda amımın sesini
dinledim ve aradım...
Şehriban açtı telefonu ve "Hayrola Semra?" dedi.
Ben de, "Sen ara demiştin ya..." dedim. "Tamam, Haydar'ı
gönderiyorum!" dedi ve kapattı. Fazla uzakta değildi oturdukları
ev. Haydar 5 dakikada kapımdaydı. Zaten aralık tuttuğum
kapıda bekliyordum, geldiğini görünce açıp hemen içeri
aldım. Çocuklar uyanmasın diye 'Sus!' işareti yapıp sessizce
yatak odama götürüp kapıyı kapattım.
Haydar bana hemen sarılıp öpmeye başladı. Bende de artık
ok yaydan çıkmıştı, bu işin artık dönüşü yoktu.
Öpmesine karşılık veriyordum. Beni hem öpüyor hem de soyunuyordu.
Benim zaten sadece geceliğim vardı üstümde. Geceliğimi
çıkarıp yatağa yatırdı. Dudaklarımdan başladı
öpmeye, boynuma, memelerime, göbeğime ve amıma kadar geldi. Amımı
yalamaya başladığında amımın suları çeşme
olmuş akıyordu. İlk defa amım yalanıyordu. Çocuklar
duymasın diye inleyemiyordum, fakat bu ne biçim bir duyguydu, çok farklıydı,
kocamla sikiştiğim gibi değildi, çok daha güzeldi. Dilini amımda
öyle güzel gezdiriyordu ki, hele dilini amıma sokup çıkarması
beni delirtiyordu, adeta beni diliyle sikiyordu...
Uzunca bir süre amımı yaladıktan ve beni orgazm ettikten
sonra kendisi de üzerindeki son parça giysi olan boxeri çıkardı.
Gözlerim fal taşı gibi açılmıştı. Kocamın
sikine bamya kadar derken çok haklıymış. 69 olduk. O benim amımı
yalarken, ben de onun yarağını somuruyordum. Kocam sikini hiç ağzıma
vermezdi, internetten gördüğüm kadarıyla yalıyordum
Haydar'ın yarağını. Çok sert ve etli bir yaraktı. Ben
heyecandan ve zevkten öyle bir yalayıp somuruyordum ki, Haydar, "Yavaş
Semra, yarağımı koparacaksın!" deyip üstümden kalktı.
Beni sırt üstü yatırıp sikme pozisyonuna geçti. Bacaklarımı
omuzlarına aldı ve yarağının kafasını amımın
yarığına birkaç kez sürttü ve yavaşca sokmaya başladı.
Yarağı hem kalındı hem de çok sertti. Amımı
dolduruyordu. Hepsini soktuktan sonra yavaşça git gel yapmaya başladı.
Git gide hızlanıyordu. Kocam beni sayısını bilmediğim
kadar çok sikmişti ve hiç bir sikmesinden zevk almamıştım. Ama
şimdi inanılmaz derecede zevk alıyordum. Orgazm üstüne orgazm
oluyordum. Haydar öyle bir hızlanmıştı ki çarpma sesleri
yükseliyor ve amımdan çıkan vıcık vıcık seslere
karışıyordu. Harika sikiyordu beni, işte sikiş buydu,
internette gördüğüm, hikayelerde okuduğum sikişler
gibiydi...
İlk defa sikilerek mutlu oluyordum, ellerimi beline sardım ve
dudaklarına yapıştım. Kendimden geçmiştim, kendimi
kontrol edemiyordum, ama kendimi de bırakmıştım. Ne kocam
ne de başka bir şey umurumdaydı, sadece bu anın zevkini çıkarmak
istiyordum. Bundan daha güzel ne olabilirdi derken üzerimden kalktı ve
beni domalttı. Arkadan yarağını amıma geçirdi ve
sikmeye devam etti. Götümün büyük olması hoşuna gidiyordu, hem amımı
sikyordu hem de götümün yanaklarını okşuyor, bazen de şaplak
atıyordu. Bundan da acaip bir şekilde zevk alıyordum. Beni halen
deli gibi sikiyordu ki birden durup kasılmaya başladı. Bir anda
amımın derinliklerinde döllerinin tazyiğini hissettim. Kollarımda
derman kalmadığı için yüz üstü uzandım, o da üstüme
uzandı. Biraz içimde bekledikten sonra yarağını çıkardı
ve o da yanıma sırt üstü uzandı...
Kendime gelince ben de sırt üstü uzandım. "Semra, amın
çok güzel, gerçekten müthiş güzel amın var!" dedi. "Teşekkür
ederim, senin de yarağın çok güzel, inanılmaz zevk verdi bana!"
dedim. O da, "Kocanın olmadığı zamanlar senindir!"
dedi. "Peki ya karın?" dedim, "Onu düşünme sen, ben
ikinize de yeterim ve biliyorsun bir telefon açman yeterli, hemen yanındayım!"
dedi. Ben sevinçle üstüne çıktım ve dudaklarından öptüm, "Sen
artık benim sikicimsin. Seksten zevk almaya beni sen alıştırdın,
artık sensiz duramam!" dedim. Bu dediğime çok sevindi.
Biraz dinlenip kalktık, duşumuzu aldık.
Yatak odasına geçip giyinmeye basladı. Ama giyinirken eğildim ve
yarağının kafasına bir öpücük kondurdum. Haydar, "İstersen
bir posta daha sikebilirim seni?" dedi. Ben de, "İsterim aslında,
ama geç oldu, çocuklar sabah erken uyanıyor ve ben kahvaltılarını
hazırlamam lazım!" dedim. "Tamam güzelim!" deyip
bana sarıldı, dudaklarımdan öptü ve gitti. Ben de yatağıma
uzanıp, sikişmekten aldığım zevkin mutluluğuyla deliksiz bir uyku çektim...
Sabah çocuklar beni uyandırdı. Hemen kalktım çocuklara
kahvaltı hazırladım ve oturup dün geceyi düşünmeye başladım.
O sırada telefon çaldı, arayan Şehriban idi. "Efendim?"
dediğimde, "Semra iyi misin, merak ettim sadece?" diye sordu. "Evet,
gayet iyiyim, teşekkür ederim!" dedim. "Ne zaman istersen ararsın,
tamam mı?" dedi. "Tamam ararım ve sanırım her gün
arayacak gibiyim!" dedim ve karşılıklı kahkaha attık
:)
(Semra)
TIR'cı Kocam Seferdeyken! (1)
✔
TIR'cı Kocam Seferdeyken! (2)
TIR'cı Kocam Seferdeyken! (3)
TIR'cı Kocam Seferdeyken! (4)
18+ YASAL UYARI:
Fantastik Seks Hikayeleri sitesi 18 yaşından büyükler için Seks Hikayeleri içermektedir.
18 yaşından küçük iseniz veya bulunduğunuz ülkede Fantastik Seks Hikayesi okumak
kanunen yasak ise, bu siteyi derhal terkediniz!
ÇEREZ (COOKIE) POLİTİKASI:
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır.
Bu siteye giriş yaparak çerez kullanımını kabul etmiş sayılıyorsunuz. Daha fazla bilgi.
Powered by w3.css
Copyright ©
All rights Reserved. The Netherlands. Contact E-Mail: