Karımda Ne Orospuluklar Varmış! (2) (Mustafa 32 Y., Kastamonu)
Karım Nilgün'ün benimle evlenmeden önce sevgilileri olduğunu,
onlara sakso çektiğini ve sikiştiğini biliyordum, ama evliyken ilk
kez benden başkasına (enişteme) sakso çekmiş,
ağzını siktirmişti. Karımın bu durumu beni de çok
tahrik ediyordu. İstemsizce sikim kalkıyordu karımı
başkalarının altında hayal ederken. Karım beni yatakta
çok memnun etmesine karşın kendisi zevk almıyordu, ama bana
karşı hep sevecen ve sevgi doluydu.
Ertesi gün ben köydeki işlerimi bitirip minibüse binerek ilçeye,
eve doğru yola çıktım. Yolda hep eniştemle karımı
düşünüyordum, yol boyu sikim kazık gibiydi. Sevgililiğimizden
beri karımı başka erkeklerle düşünmek beni çok etkiliyordu.
Eve döndüğümde karım yemeği yapmış, sofrayı
hazırlıyordu. Yüzü yine makyajlıydı. Kalorifer yine sonuna
kadar açıktı. Kış ortasında ev fırın
gibiydi. Karım üzerine yazlık askılı tişört
giymiş, içine sutyen giymemişti. Altında da eskiden dil kursuna
giderken giydiği uzun siyah etek vardı. Kısa etekleri olsa güzel
olurdu, ama şehir hayatı bize çok uzaktı.
Karıma, "Yine çok güzelsin!" dedim. Karım da,
"O senin güzel görüşün aşkım!" dedi. "Tişörtün
de çok sexy!" dedim. "Amaaan, olduğu kadar işte, bizde
imkan mı var daha güzellerini alalım!" dedi biraz
hayıflanarak. "Olsun, böyle de harikasın!" dedim. Karım,
"Ama dur şöyle yapayım..." dedi, üzerindeki siyah
eteğin bel kısmından başladı katlamaya içine
doğru. Etek aynı etekti, ama katlayarak boyunu dizine kadar
kısalttı. Bel kısmı pot yaptı, ama bacakları
dizine kadar açılmış oldu eteğin. "Nasıl?"
dedi. "Güzel bacakların gün yüzüne çıktı aşkım!"
dedim.
Karım boy aynasında kendine bakarken, ona, "Aşkım,
dün gece eniştem sadece ağzına mı verdi, hiç sikmedi mi?"
dedim, ama derken sesim titredi heyecandan. Karım da fark etti
heyecanımı, "Seni tahrik ediyor değil mi?" dedi.
Utanarak, "Yalan yok, ediyor!" dedim. Karım, "Utanma
aşkım, beni de ediyor. Ama hiç unutma aşkım, sen benim
kalbimin miniğisin ve herzaman öyle kalacaksın!" dedi.
Yine akşam saat 8 gibi eniştem geldi. Hoş geldin dedik. Eniştem
karımı mutfakta görünce yanına gidip sarıldı, "Hoş
bulduk yavrum, yakıyorsun yine ortalığı!" deyip elini
tşörtünün altından çıplak memelerine götürüp okşadı.
Memelerini avuçlayıp ellerken de bana dönüp, "Naber minik, neler
yaptın?" dedi. "İyilik enişte, köy işleriyle
uğraştım işte!" dedim. "Ya buradan iş
bulamadın bir türlü, sana valilikten iş ayarlamaya
çalışayım mı?" dedi. "Bilmem ki enişte..."
dedim.
Eniştem bir yandan benimle konuşuyor bir yandan
karımın memelerini ve götünü avuçluyordu. Karım da şahane
gülümsemesiyle bir yandan tencereyi karıştırıyordu. Karım
da, eniştem de çok rahatlardı. Ben de açıkçası
rahatlamıştım, çünkü gerginlik olan bir konuydu. Eniştem
karımın bacaklarını okşarken eteğini fark etti ve
"Ne bu kız, amma katlamışsın!" dedi. Karım
da, "Abi başka bu boy eteğim yok ki!" dedi. Eniştem de
bana, "Alsana oğlum şu kıza düzgün bir şeyler!"
dedi. "Enişte durumları biliyorsun, kiramızı da siz
ödüyorsunuz, köydeki işlerden gelen para yetmiyor böyle şeyler almaya..."
dedim.
Eniştem sırıtarak, "Demek yetiştiremediğin
tek yer orası değil?" deyip kafasıyla yatak
odamızı işaret etti. Karım kıkırdadı ve "Abi
kocişimi utandırma!" dedi. Eniştem de, "Ya deminden
beri eteğin altından çıplak amını okşuyorum,
ondan utanmıyor da gerçekleri dile getirince mi utanıyor
kocişin?" dedi. O an anladım ki karımın altında
külodu yok, "Aşkım külot giymedin mi?" dedim. Eniştem
de, "Bak şuna, adamın karısı donsuz mu değil mi
haberi yok!" dedi kahkaha atarak. Karım da bana dönüp eteğini
yukarı kaldırıp çıplak amını gösterdi, "Yok
aşkım baaak!" dedi gülerek. Hep beraber gülüştük. Amında
hiç tüy yoktu, belli ki gündüz iyice traşlamıştı.
Yemekte karım servis yaparken eniştem bana, "Minik, seni
çok severim, amacım seni üzmek değil, ama biliyorsun ablan
rahatsız bu aralar, sen de Nilgün'le yatakta zayıf
kalıyormuşsun biraz. Artık modern dünyadayız, ben elin
orospularıyla, karın da elin adamlarıyla yatağa girmesin,
değil mi canım?" dedi. Kıpkırmızı olan
yüzümle, "Haklısın enişte!" deyiverdim. Karım da,
"Tamam abi sorun yok, zaten kocamla konuştuk bunları!"
dedi. Bu konuşma beni oldukça rahatlattı, aramızda gizli
saklı olmaması ve dışarıdan bunların bilinmeyecek
olması güzeldi.
Yemek bitince karım meyveler için mutfağa gitti. Eniştem
de, "Çok sıcak bu ev!" deyip üzerini değişmeye
odasına gitti. Karım dönünce, "Aşkım merak etme
herşey yolunda, eniştemiz artık hep bizde!" dedi eliyle
eteği üstünden amını işaret ederek. Eniştem
odasından salona üzerinde sadece Boxerle döndü. İri yarı bir
adamdı, hafif göbekli, göğsü ve sırtı çok
kıllıydı. Karım ise çok narin kalıyordu enişteme
göre. Eniştem yürürken siki bol paçalı Boxerin içinde
sallanıyordu, işemek için açık olan ön tarafından bazen
siki görünüyordu. Kalkık değildi, ama yine de çok heybetli
görünüyordu. Karımın da gözü takılıyordu eniştemin önüne.
Eniştem karımın baktığını fark edince, "Kızım
gördün ya dün gece, ilk kez görüyormuş gibi bakmasana!" dedi gülerek.
Meyvemizi yerken eniştem karımı kucağına çekip
dizine oturttu, eliyle soyduğu meyveleri karımın
ağzına verdi. Bir yandan da karımın külotsuz eteğinin
altından amını parmaklıyordu. Karımın gözleri kapanıyordu
arada, belli ki çok zevkleniyordu. Benimle sikişirken
almadığı zevki eniştemin parmağından alıyor
gibiydi. Tuhaf geldi bana, ama çok tahrik oluyordum gördüklerimden. Elimi
pantolonumun önüne götürmeye korkuyordum, o an boşalırım diye.
Meyveler bitirince kanepelere geçip TV'yi açtık. Dizi seyrederken
karımla eniştem yanyana ve sarılarak oturdular. Hem
öpüşüyorlardı hem de arada karım eniştemin kıllı
göğsünü öpüp memesini yalıyordu. Gece saat 11'i geçince eniştem,
"Yatalım artık!" dedi. Ben dün geceden bildiğim için, "Tamam
ben gidiyorum. Kapımı kapatayım mı yine?" dedim. Eniştem,
"Yok, sizin yatak iki kişilik, daha rahat, biz orada yatacağız!"
dedi. Karım da sevinerek, "Ne güzel!" dedi.
Eniştem ayağa kalktı, karımın da
ayaklarını yerden kesip çocuk gibi kucağına aldı. Karım
öyle hafif de değil, ben hiç öyle kucağıma
almamıştım, ama eniştem çok kuvvetli adamdı bana
kıyasla. Karım başını eniştemin omzuna koydu,
beraber yatak odasına giderken bana gülücük atıp öpücük yaptı...
Salonda yalnız kalmıştım. İçerden de sesleri
duymak için sessizce bekliyordum. Yine hiç ses gelmiyordu. Çok tahrik
olduğum için uydudan kanallardan erotik birşeyler bulmaya
çalıştım. 15 dakika geçmedi yatak odamızın
kapısı açıldı. Eniştem çıkıp salona geldi. TV'ye
baktı, güldü, "Napıyorsun kerhaneci?" dedi. Sonra da,
"Prezervatif alıver eczaneden!" dedi. "Enişte bu
saatte eczane kapalıdır!" dedim. "Oğlum prezevatifsiz
olmaz, ben öyle dışarı çek boşal filan yapamam. Baksana ablan yine hamile, riske
girmeyelim, nöbetçi eczaneye git!" dedi.
"Tamam!" dedim, yatak odamıza pantolonumdan
cüzdanımı almaya gittim. Karım yatakta sırt üstü
çırıl çıplak yatıyordu. Bana gülümseyerek, "Prezervatif
mi alacaksın?" dedi. "Evet!" dedim. Karım da, "Söyledim
enişteye, içime boşal birşey olmuyor diye, ama yine de kabul
etmedi." dedi. "Tamam, nöbetçi eczaneden alırım hemen!"
dedim. Karım, "Acele etmene gerek yok. Eniştenin yarın
servisi yokmuş, gece uyumasa da olurmuş. Geç
çıkacakmış yarın sabah evden. Bir de hiç almadık biz,
ama varsa büyük boy birşey al, olmadı bu filan diye
sıkıntı çıkmasın!" dedi. İkimiz de güldük
buna. Eniştemin sikinin büyük olması komiğimize ve hoşumuza
gitmişti.
Evden çıkıp nöbetçi eczaneye gittim, sıra vardı
bekledim. Ateşi olan çocuklar için millet ilaç alırken, ben
eczacıya utanarak prezevatif sordum. Eczacı hiç umursamadan, "Var
oradaki raflarda!" dedi. Raflara baktım, çeşit çeşit
vardı. Kokulu, tırtıklı, meyveli filan vardı, süper
ince yazanı vardı. Ama boy yazmıyordu hiç birinde. Eczacıya
utanarak sordum, "Büyük boy var mı?" dedim. Eczacı gülerek,
"Yok öyle birşey, hepsi aynı, merak etme olur!" dedi. Karım
kiraz çok severdi, ben de kiraz kokulu olanı aldım. Ama çok
pahalıydı. Eve yürürken eniştem karımı siksin diye
yaptığım şeyden hem utanıyor hem de karanlıkta
kalkmış sikimi oğuşturuyordum.
Eve dönünce kapıyı anahtarla açtım. Yatak odasına
yürürken, karım odadan çıktı, yine çırıl çıplaktı.
"Ver aşkım!" deyip elimden kutuyu aldı. Diğer
eliyle sikimi pantolon üzerinden tutup, "Ooo ne olmuş buna
böyle!" deyip dudağımdan öptü. Sonra, "Seninle de
ilgileneceğim yarın sabah!" deyip yatak odamıza
eniştemin yanına döndü ve kapıyı kapattı. Ben de
salona geçtim, erotik film arayacaktım ama vaz geçtim.
Boşalırsam, karımı sikemem sabah diye. Salon yatak
odasına uzak kaldığı için ve odanın kapısı da
kapalı olduğu için hiç ses gelmedi. Ben de uyuya
kalmışım...
Sabah olunca köye gitmek için hazırlanmam gerekti,
eşyalarım yatak odamızda olduğu için, odaya girmem
lazımdı. Kapıyı tıklattım. Eniştem içerden, "Gel!"
dedi. Kendi yatak odamıza izinle girdiğim için biraz gururum
kırıldı, ama yaşadığım tahrik ve heyecan
gururumdan çok fazlaydı. Odaya girdiğimde karım yine
çıplaktı ve başını eniştemin göğsüne
koymuş, bir eli yorganın altında sanırım
eniştemin sikinde veya taşaklarındaydı.
Baş ucumuzdaki komodinin üzerinde nikah resmimizim olduğu
çerçeve vardı. Çerçevenin kenarına kullanılmış
prezervatif takılmıştı, oraya atmışlar aceleyle
belli ki. Ters kaldığı için prezervatiften akan döller
çerçevenin üzerindeydi. Eniştem, "Ne var?" dedi. "Köye
gideceğim, giyineceğim de..." dedim. Karım, "Acele
etme aşkım, bugün geç git, hep beraber kahvaltı yapalım!"
dedi. Eniştem de, "Bırak hayvanların beklesin bugün
oğlum!" dedi. "İyi!" dedim. Karım yataktan
çıplak olarak kalktı, geceliğini giydi iç çamaşırsız
olarak ve mutfağa gitti. Eniştem de Boxerini giyerken, "Nilgün
müthiş birşey dedi, çok şanslısın!" dedi. "Biliyorum
enişte!" dedim.
Eniştem, "Sende bir numara yok sanıyordum, ama neler
öğretmişsin, neler yapıyor öyle yatakta. Her erkeğin hayali
senin karın. İyi ki köyden çıkmışsınız, tam modern
çağın kadını Nilgün. Ablan, yanlış anlama
başımın tacı, ama Nilgün sikilmek için
yaratılmış ve kendisi de bunun farkında!" dedi. "Öyle
enişte, hoşuna gittiğine sevindim!" dedim. "Gitmez mi!"
dedi, sonra da, "Dün gece ne kadar verdin dedi prezevatife?" dedi. "Önemli
değil enişte!" dedim. "Olur mu lan, hem sana boynuz
takacağım hem de paranı mı yiyeceğim?" dedi
sırıtarak. Cebinden bir tomar para çıkardı, cebime koydu ve
"Biraz sevindir karını, güzel birşeyler al, yetmezse iste
benden, çekinme!" dedi.
Kahvaltıyı hep beraber yaptık. Eniştem
kahvaltıda karımı dünkü gibi ellemedi, sanırım gece
bol bol sikmişti ve çok rahatlamıştı. Bense gözümü
karımın çıplak tenine, giydiği geceliğin altından
vücuduna bakmaktan alamıyordum. Yüzündeki sikilmiş ifade de beni çok
tahrik ediyordu. Kahvaltıdan sonra eniştem evden çıkarken, "Köye
gideceğim, ablana bir bakayım, gel seni de götüreyim!" dedi. "Yok
enişte ben biraz daha evde kalacağım!" dedim. Karım da
gülünce eniştem anladı durumu, "Sizi gidi çifte kumrular,
bakın ne güzel oldu!" dedi, yanağımdan makas alıp, "Hadi
biraz gayret!" deyip çıktı evden.
Eniştem gidince mutfakta karıma sarıldım,
başımı geceliğinin arasından çıplak memelerinin
arasına soktum, yaladım. Götünü avuçladım ve "Çok istiyorum
seni!" dedim. Karım da çok heyecanlandı. Saçlarımı
okşayıp dudaklarıma yapıştı, dilini
ağzıma soktu. Yapmazdı öyle öpmezdi hiç. Öpüşmeyi
bıraktığımızda, ona, "Sikti mi eniştem?"
dedim. Karımın yüzü kızardı biraz ve "Gıcıklık
olsun diye mi böyle sordun, yoksa pis pis konuşmak mı istiyorsun?"
dedi. "Hoşuma gidiyor, heyecanlanıyorum!" dedim. Karım,
"Offf, ben de aşkım! Evet sikti, hem de ne sikme, her seferinde perişan
etti beni!" dedi.
İkimiz de heyecandan titriyorduk, hızla yatak odamıza
gittik. Çerçevenin üstünde kalan prezevatifi alıp çöpe attım. Hızla
soyunup yatağa geçtim. Karım da geceliği çıkartıp
hemen yatağa geldi. Yan dönüp karıma sarılırken
bacağıma birşey takıldı. Yatağın içinde de
iki tane kullanılmış prezevatif vardı. Aldım
onları, karımla birbirimize bakıp gülüştük. "Kutuyu
bitirmeseydiniz bari!" dedim. Karım, "Üç tane kullandık, enişte
azgın boğa gibi!" dedi. Çok tahrik oluyordum karımın
bu sözlerinden. "Anlat, nasıldı, bahset biraz, siki büyük mü,
nasıl sikiyor?" dedim. Sik sözcüğünü hiç kullanmazdık
karımla. Ama artık çok hoşumuza gidiyordu.
Karım, "Büyük, hem de hemen inmiyor, çok güzel sikiyor, içimin
genişlediğini hissettim. Baksana yakından, eniştenin
siktiği ama bak aşkım!" dedi. Delirmiş gibiydik. Hiç
karımın amını yalamamıştım. O heyecanla
sikilmiş amına doğru indim. İçi pembe, dışı
ince çizgi gibiydi, deliğinde hafif açıklık vardı. Daha
önce böyle yakından bakmadığım için nasıl
sikildiğini anlayamadım, ama eniştemin yarağını
sokmuş olduğunu bilmek heyecanıyla yalamaya başladım
karımın amını.
Saçımdan tutarak başımı amının üstüne
çekti, "İçini değil üstünü yala!" dedi. Arada kafamı
sağ sol yapıp inliyordu. Hayatımda ilk kez karımı
zevkten inletiyordum. Bir süre sonra beni yukarı çekip, "Gel,
miniği sok artık, yazık ona da, bütün gece sırasını
bekledi!" dedi. Karım bunları söylerken halen gözleri
kayıyordu. Hemen amına yerleştirdim kazık gibi olan sikimi,
ama hareket etmedim, çünkü etsem boşalacaktım hemen ve bu güzellik
hiç bitmesin istiyordum.
"Sikim minik mi gerçekten?" dedim. Karım bir eliyle
yüzümü avuçlayıp diğer elinin de iki parmağını
ağzıma sokup, "Minik, minnacık, küçücük, bamya gibi! Enişten
erkekse sen nesin bilmiyorum!" dedi. Vücudu altımda
kıvranıyordu. Ben de bu sözlerle amını sertçe sikmeye başladım.
Karım deli olmuştu, o hali beni boşaltmak üzereydi, sadece bir
dakika içinde gidip gelirken, karım, "Hem de boynuzlusun!" dedi.
Boynuzlusun derken son hece kısık sesle çıktı
karımın ağzından, ardından, "Ohhhh!" diye
inledi. Götüme şaplaklar atarken orgazm olduğunu anladım, vücudu
titredi, "Boynuzlu pezevenk seniiiiii!" diye bağırdı. O anda ben
de akıtmaya başladım karımın içine. Ben de birşeyler
diyecektim, ama nefesim kesildiği için diyemedim.
Hayatımda ilk kez karımı orgazm edebilmiştim. Hem
de ikimiz aynı anda boşalmıştık. Çok büyük bir zevkti
ve altı yıllık evliliğimizin en güzel, en heyecanlı
sevişmesiydi. Karımın güzel gülen yüzünde mutluluk ifadesi ve seksten
sonra ilk kez rahatlamış hali vardı üzerinde. Ben de
hayatımda ilk kez gerçek erkek gibi hissetmiştim kendimi. Gülümseyerek,
karıma, "Demin neler oldu ya öyle?" dedim. Karım ise,
"Konuşup utandırma lütfen. Çok güzel oldu. Demek ki minik olması
sorun değilmiş. Seval ablan sağolsun, enişteyle bize yol
verdiği için!" dedi.
Yataktan kalkınca yüzümüzde gülümsemeler ile etrafı
topladık. Eniştemden kalan döllü prezervatifleri attık.
Eniştemin karımı sikmesi sayesinde karımla aram çok güzel
ve çok hoş olmuştu :)
(Mustafa)
Bu hikayenin şimdiye kadar yayınlanan bölümleri: Karımda Ne Orospuluklar Varmış!
18+ YASAL UYARI:
Fantastik Seks Hikayeleri sitesi 18 yaşından büyükler için Seks Hikayeleri içermektedir.
18 yaşından küçük iseniz veya bulunduğunuz ülkede Fantastik Seks Hikayesi okumak
kanunen yasak ise, bu siteyi derhal terkediniz!
ÇEREZ (COOKIE) POLİTİKASI:
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır.
Bu siteye giriş yaparak çerez kullanımını kabul etmiş sayılıyorsunuz. Daha fazla bilgi.
Powered by w3.css
Copyright ©
All rights Reserved. The Netherlands. Contact E-Mail: