Karımda Ne Orospuluklar Varmış! (9) (Mustafa 32 Y., Kastamonu)
Cemal üst kata bilgisayarın olduğu odaya, yaptığı
kayıtları ve çekimleri düzenleyip montajlarını yapmaya
çıkınca ben de karımla birlikte terasa çıktım. Villadaki
makyajcı Nuran abla üçümüze de çay koydu. Manzarayı izledik çaylarımızı içerek.
Nuran abla, "Bu villada ayda bir çekim yapılır, çok
sık olmaz. Aslında Cemal pek para da kazanamıyor. Ama Nilgün sen
farklısın, çok doğalsın ve açıkçası ben o kadar
uzun ve büyük yaraklarla başa çıkacağını tahmin
etmiyordum. Vücudun da hafif kilolu ve gerçekten tam bir ev
kadınısın. Hijyenik fısfısları mutlaka kullan,
anal seksten sonra yarakları yıkamadan tekrar ağzına yada amına
alma sakın!" dedi.
Ben hemen, "Abla biz yarın dönüyoruz, gerek yok zaten!"
dedim. Nuran abla, "Yok o belli olmaz, o şirket parayı hemen
göndermiyor, Cemal zaten parasız. Parası lüks harcamalara gidiyor,
hemen bitiyor. İki güne ancak gelir bankaya para Almanya'dan!" dedi. Karım
bana umursamazca bakıp, "Olsun, burası güzel. İlçeye dönüp
ne yapacağız ki? Köye gitsek ne var ki, tarla ve hayvanlardan
başka? İstersen sen dön!" dedi
Kırılıyordum bu sözlere, "Seni bırakmam
aşkım!" dedim. Karım, "Aşkım deme bana
orospu çocuğu!" deyince Nuran abla da şaşırdı,
ben de cevap vermedim. Konuyu değiştirmek için, "Bakalım Cemal
ne yapıyor..." dedim. Karımla beraber yukarı
çıktık.
Cemal, bilgisayar odasında karımın sikiş
videolarını iki ekranda açmış, ileri geri sarıp
durdurup birşeyler yapıyordu. Bizi görünce, "Ooo
hoşgeldiniz, bakın, ayrı sahneleri bir araya getiriyorum,
gereksiz konuşmaları kesiyorum, editörlük yapıyorum!" dedi.
Ama bunları yaparken oturduğu sandalyede kalkık sikini
çıkarmış, arada sıvazlıyordu. Karım Cemal'in sikine gülerek,
"Peki bu ne?" dedi. Cemal de, "Hayatım kolay değil ki,
inanılmaz tahrik edici görüntüler var, işimden zevk alıyorum
işte!" dedi.
Karım da Cemal'in yanındaki tekerlekli sandalyeye oturup, "Sen
devam et!" dedi ve eğilip Cemal'in sikini yalamaya başladı.
Cemal istemeden karımın durduk yere bunu yapmasını biraz
kıskandım, yani bir sebep yoktu, Cemal öyle çekici biri de
değildi. Cemal, "Vaayyy, böyle motivasyon da yok yani, harikasın
Nilgüncüğüm!" deyip bir eliyle taşaklarını tutup karıma
yalatmaya başladı. Bir yandan da oldukça dikkatli şekilde
işine devam ediyordu.
Ben de ortam yumuşadığı için yavaşça
karıma yaklaşıp memelerini avuçladım. Karım ani
hareketle bana dönüp, "Elini çek, işimiz var burada. Senin pipini
eğlendirecek değilim!" dedi. Önceden olsa bu söz beni tahrik
ederdi, ama böyle reddedilmek üzmüştü beni. Elimi memelerinden çekip boştaki
koltuğa oturdum. Cemal bir yandan kayıtları düzenliyor bir
yandan sikini yalattığı karımın saçlarını
okşuyordu. Karım da çok sakin emip yalıyordu Cemal'in
yarağını. Amacı onu boşaltmak değil de
eğlenmek gibiydi...
Yarım saate yakın zaman geçince, Cemal, "Tamam, bitti,
şimdi yükleyelim, cevap bekleyelim sabaha!" dedi. Ben de, "Ödeme
ne olacak?" dedim bende. Karım Cemal'in sikini ağzından
çıkartıp beni işaret edip, "Pezevenk merak ediyor
parasını!" deyip güldü. Cemal de gülüp, "İki güne
gelir, burada kalırsınız. Ben sabah işe gideceğim, siz
tatile devam edersiniz burada. Ön bahçede villanın havuzu var, keyfinize
bakarsınız!" dedi. Bana da dönüp, "Pezevenk dediğin paranın
sırasını bilir, bu kızı üzme bir daha, bozuşuruz!"
dedi azarlayarak.
İşlem bittiğinde geç olmuştu, Cemal, "Ben
yatıyorum, size iyi geceler!" dedi. Karım, Cemal'e, "Ben de
geleyim mi?" dedi. Cemal, "Gel tabii yavrum, zaten
ağzına alıp alıp kaldırdın iyice! Peki bu ne
olacak?" dedi beni işaret ederek. Karım, "O alt katta
yatsın, bizden uzakta!" dedi. Beni kırmaya devam ediyordu. Ama
neyse ki Cemal, "Yok, öyle ayrılık olmaz, bir iş
yaptık, öyle ayrı gayrı olmaz, kocan olmasa hiç bu yola
çıkamazdık, aranızda ne olduysa oldu ama
barışmanız lazım. En iyi barışma sikiştir!"
dedi sırıtarak.
Cemal sayesinde hem karımla aramı düzeltecek, hem de kendi
karımı onun izniyle sikebilecektim. Karım, "Öff, tamam
gelsin bamya pipili pezevenk!" dedi. Cemal gülerek, "Hadi hadi, yarın
haber bekleyeceğiz, moralimizi bozmayalım!" deyip ikimizin de
koluna girerek yatak odasına götürdü bizi.
Yatak iki kişilik ama oldukça büyüktü. Karım da Cemal de
çırıl çıplak soyunup yatağa girdiler.
Işığı kapatıp ben de soyunup yatğa girdim, çünkü
küçük sikim çok görünüp konu edilsin istemedim. Ama yine de loş
ışıktan ya da benim tedirginliğimden Cemal hissettiklerimi
anladı sanırım. Karım ortamızda kalcak şekilde
yatmışık. Gün içindeki çekimlerden, alman şirketlerden, paradan, karımın
başarısından filan övgülerle bahsetti Cemal.
Sonra bir ara bana doğru, "Bak, erkeklik, adamlık, yarak
boyunda veya yatak becerisinde değildir. Bir kadın, koynunda,
yatağında ona erkeklik yapacak adamı arar. Doğa kanunu bu,
kadın sikilmek için, erkek sikmek için vardır. Kadın sadece
amından değil, beyninden de sikilmek ister. Erkeğine zevk vermek
o kadının aklında yatan ana hedeftir, kendisi de böyle böyle
zevk alır. Kendine güveni olan adam gibi adama hayrandır
kadınlar her zaman!" diyerek bir nevi ders verdi bana.
Cemal, "Bak mesela!" deyip karımın
bacaklarını ayırıp üstüne çıktı,
aşağıdan eliyle sikini tutup karımın amına koydu.
Karımın yüzünde gülümseme vardı. Cemal devam etti, "Bugün
gördün, koskocaman yaraklara bana mısın demedi Nilgün. Benimki öyle
büyük değil ama tüm vücudumla altıma alıp eziyorum karını,
bak!" deyip iyice ağırlığını karımın
bedenine verdi. Karımın dolgun yuvarlak memeleri Cemal'in göğsü
ve vücudu altında ezilmişti iyice, halen gülümseyerek bakıyordu.
Cemal, "Sırf amına sokmak değil, ona sormadan,
amının, bedeninin sahibi olduğunu kadına hissettirmen
lazım. Sahibisin çünkü altındaki kadının, nasıl
köpeğe tasma takarsın sahibi olursun, yataktaki kadını da
köpek gibi sikeceksin ki memnun olsun!" diye devam etti ve sikini
amından çıkartıp, doğrulup karımın memeleri
üstüne oturdu. Karım biraz da hayranlıkla Cemal'i takip ediyordu.
Cemal karımın başını ensesinden tutup, sikini
yavaşça ağzına soktu. "Ağzına verince bile
kadın zevk alır, köpek gibi düşün işte. Ayrıca sikini
yalatmak yeterli değildir!" deyip, sikini karımın
ağzından çıkartıp, biraz yukarı çıkıp
yatakta, taşaklarını ağzına ve yüzüne
yapıştırdı karımın.
Karımın dili Cemal'in taşaklarında geziyordu. Çok
harikaydı, müthiş tahrik oluyordum. Cemal, "Bir kadına
taşaklarını yalatmazsan köpek olduğunu anlamaz, seni
kendine denk zanneder!" dedi. Sonra yatakta ayağa kalkıp, "Bak!"
dedi, bir ayağını karımın yanağına koydu.
Karım şehvetli değil ama oldukça neşeliydi,
yanağında duran Cemal'in ayağını yalamaya, ayak
başparmağını emmeye başladı. Cemal, "Gördün
mü kancık karını?" dedi gülerek. "Kendine
güveneceksin, dirayetli olacaksın, kocası bile olsa yanında,
rahatça namusunu sikeceksin kadının!" diye ekledi.
Tüm bunları izlerken sikim taş gibi olmuş,
inanılmaz bir istekle Cemal'in karımı sikmesini bekliyordum.
Karım da çok keyifli olarak Cemal'i dinliyordu. Cemal ayağını
karıma yalatırken hırslanmaya başlamıştı,
yüzünde manidar bir gülümseme vardı. Cemal ayağını
karımın ağzından çekip, "Yeter!" dedi ve
yatağa yan yatıp karımı da yan yatırıp
arkasını kendisine, yüzünü bana çevirdi. "Şimdi sen
karınla göz gözeyken amına koyacağım!" dedi.
Karımı belinden tutup kendine çekip arkasından iyice
yapışıp sikini karıma soktu. Karım hafif gözlerini
kapattı Cemal'in sikini amında hissedince. Ben de saçlarını
yüzünü okşadım karımın ve "Bana dünyaları veren,
beni mutlu eden karıcığım, seni çok seviyorum bir tanem!"
dedim. Karım gözlerini açıp bana gülümseyerek iki
parmağını ağzıma soktu. Cemal bunu görünce,
"İşte, sen ancak karının parmaklarını
yalarsın, ben ise neresine istersem orasına sokarım sikimi!"
deyip karımın arkasında hareketlendi, eliyle sikini tutarak
kılavuzladı ve karımın götüne soktu bu sefer. Karım
zaten bugün çok sikildiği için götünden, hiç zorlanmadı alırken.
Sert sert karımın götünü sikerken, saçlarından tutup
başını kendine çevirip yüzüne iki kez tükürerek, "İşte,
namusu olmayan, gururu olmayan gerçek bir kadın!" dedi. Karım
tekrar başını bana çevirince yanağında ve alnında
Cemal'in tükürükleri duruyordu. Cemal'in konuşa konuşa
karımı burnumun dibinde sikmesi hem karımı hem beni çok
tahrik ediyordu. Karım parmaklarını tekrar ağzıma
sokup diğer eliyle de benim sikimi tutunca dünyalar benim oldu.
Cemal, 5 dakika kadar karımın götünü siktikten sonra, karımı
sırt üstü yatırıp tekrar altına alarak aynı
anlattığı gibi tüm vücuduyla ezerken de bacaklarına
arasına girip eliyle sikini karımın amına yerleştirdi.
Karım kısa kısa inliyordu. Sırt üstü yatınca bir elini
Cemal'in boynuna doladı, diğer eliyle de benim sikime 31 çekmeye
başladı. Cemal hırslanmış olduğu için
karımın bacakları arasında neredeyse zıplayarak
sikiyor, göbeğini karımın bedenine tüm gücüyle vuruyor, bir
yandan da, "Amına koduğumun orospusu seni!" diyordu.
Karım da, "Orospun değil köpeğinim senin!"
deyip Cemal'in dudaklarına yapışıp ihtirasla öptü.
Karımın sıcak eli sikimde hızlanmıştı. Üzerinde
ona söven Cemal sikini karımın amı içinde hızlandırırken
ben de gözlerimi kapattım. Çok büyük bir heyecan ve şehvet içinde
Cemal'in şakır şakır karımı sikmesini dinleyerek karımın
eline boşaldım. Karım eline akıttığım için
gözlerini açıp bana öpücük yaptı, başı, gövdesi, memeleri
Cemal'in sert darbeleriyle yukarı aşağı hızla hareket
ediyordu. Cemal, "Geliyorum, nereye boşalayım?" diye
sorunca, karım, "İçime boşal!" dedi. Cemal, "Offff!"
diye bağırarak karımın amının içine döllerini
akıttı...
Karım bana 31 çektirdiği elini ağzıma sokunca, ona
olan aşkım ve sevgimle kendi döllerimi yalayarak karımın
parmaklarını temizledim. Cemal rahatlamış olarak karımın
üzerinden kalkınca benim yaladığım parmakları fark
etti ve "Ooo aferin sana, sen de karının köpeği
olmuşsun. Gel karının amını yala!" dedi. Karım da hemen saçlarımdan tutup
başımı amına doğru yönlendirdi. Taptaze sikilmiş
amı çok güzel görünüyordu. Karım hafif kımıldayınca amından
Cemal'in bembeyaz dölleri dışarı doğru aktı.
Cemal, "Hadi, döllediğim amı yala da nasıl köpeksin
görelim!" dedi. Büyük bir iştahla karımın amının
üstünü yalamaya başladım, arada Cemal'in akmış olan dölleri
çeneme geliyordu, ama karımın
ıslaklığının tadını daha çok alıyordum.
Karım bacaklarını kasarak orgazm oldu. Çok hızlı orgazm
olmuştu, titremeleri de çok kısa sürmüştü. Cemal duş almaya
banyoya giderken, "Siz de duşunuzu alın, yarın önemli haber
bekleyeceğiz, yatakta olan konuşmalar yatakta kalır, evli olan
sizsiniz!" dedi.
Cemal banyoya gidince karımı dudaklarından öpüp
sarıldım, "Seni çok seviyorum, affet lütfen beni!" dedim. Karım
çeneme bulaşmış Cemal'in döllerini parmağıyla
sıyırıp kendi ağzına alıp yuttuktan sonra, "Sen
benim küçük fino köpeğimsin, namusun şerefin yok ama ben seni böyle
seviyorum. Fakat bir daha pısırık olma, beni korumasız
bırakma!" dedi. Espri olsun diye başımı sallayıp,
"Hav hav!" dedim. Karım gülerek, "Aferin sana amcık
ağızlı kuçu kuçu!" dedi. Ben de, "Canım benim!"
deyip yatağa sırt üstü uzandım. Karım ise kalkıp
duşa gitti Cemal'in yanına.
Karımı 10 dakika kadar bekledim, gelmeyince uyumuşum. Ama
Cemal'in bana, "Mustafa, koş aşağıdan kamerayı getir!"
diye seslenmesiyle uyandım. Ne oldu diye bakmaya banyoya gittim. Karım küvetin
içinde yere çömelmişti. Cemal, "Git kamerayı getir!" diye
yineledi. Tam anlamadım ama aşağı inip kamerayı
getirdim. Ağzına mı verecekti karımın, ama daha yeni
boşalmıştı. Cemal bir eline kamerayı alıp karımın
yüzüne ayarladı, diğer eliyle de inik sikini tuttu. Birkaç saniye
içinde karımın memelerine işemeye başladı. Karım
küvetin içinde çömeldiği yerde geriye doğru yaslanıp yusyuvarlak
dolgun memelerini gererek Cemal'in sidiğinin vücudunda yayılmasını
sağladı.
Cemal, "Gülümse şimdi kameraya!" dedi. Karım
üzerine işenirken mutlu ifade takınarak gülümsedi. Cemal
işemesini bitirince, "Çok güzel oldu, yüzüne de işerim ama
yavaş yavaş bu işler, hemen yapmamak lazım!" dedi.
Cemal toparlanıp kamerasının ekranına baka baka duştan
çıkınca karım tekrar suyu açıp duşa devam ettti. Ben
de şampuanlı lifle karımı yıkadım güzelce ve
"Bu kadarına gerek var mıydı?" dedim. Karım,
"Aşkım sen adam olmadığın için anlamıyorsun,
senin gibi finonun karısı olacağıma Cemal gibi adamın
köpeği olmak çok daha güzel. Senin aklın ermez bunlara!" dedi.
Gerçekten tam anlamamıştım, bir yandan aramız
düzeldiği için çok seviniyordum. Ama Antalya'ya geldiğimizden beri
birçok kişi karımı sikmiş ben ise bir kez bile
sikememiştim kendi karımı. Ayrıca defalarca götünden
sikilmiş olan karım bana hiç götten vermemişti. Karıma,
"Fino köpeğin olabilirim ama bazı şeyleri benim de
canım çekiyor!" dedim. Karım bana biraz acıyarak
bakıp, "Yüz buldun hemen şımardın, canımı
sıkıyorsun. Seni yatağa aldığımıza dua
edeceğine, pipini elimle boşalttığım için teşekkür
edeceğine, erkek rolü takınıyorsun. Şimdi fikrim
değişmeden git ve alt katta yat, yatağımıza da
gelme!" diye tersledi beni.
Karımı daha fazla kızdırmamak için, "Tamam, kusura bakma, sen nasıl istersen, iyi
geceler!" deyip omzunu öpüp
banyodan çıktım. Cemal yatakta çoktan horlayarak uyumuştu. Ben
de alt kata indim. Nuran abla terasta çay ve sigara içiyordu. Yanına gidip
bir çay da kendime koydum. Biraz yüzüm asıktı. Nuran abla, "Duydum
yukarda konuştuklarınızı. Üzülme, karın gerçek bir
dişi. Kaplan gibi bir şey. Bir tabur asker gelse hepsini sallar
amında. Bakma Cemal'e sen, sanki o tek başına kalsa
karını doyurabilir mi? Yapamaz!" dedi.
Nuran ablanın konuşması biraz teselli etmişti beni.
Sandalyesini yanıma çekip, başımı tutup kendi omuzuna koydu
ve "Hormon meselesi bunlar, senin erkekliğin zayıf, zaten
ufacık vücudun var, dün boşalırken de gördüm seni, su gibi,
sanırım dölsüzsün de. Ama kalbin iyi senin, merak etme Nilgün de
hormonları sakinleyince kimlerin üzerinden geçip içine kaç kişinin
dölünü döktüğünü unutacak ve sen yanında olduğun için sana daha
çok bağlanacak. Boşuna şeref gurur namus meselesi yapma!"
deyip alnımı öptü. Sonra da, "Hem olmayan şeyin derdi mi
olur?" dedi. Nuran abla içimi çok rahatlatmıştı, kendimi
hafiflemiş hissettim.
Nuran abla, "Bu dönem geçene kadar sen de erkekmiş gibi
hareket etme. Öyle yaparsan sırtındaki yük
ağırlaşır, erkeklik yapmaya çalışıp
bocalarsın. Zorlayıp da üzme kendini!" diye ekledi. Haklıydı,
karıma zevk aldırmaya çalışmak benim için çok yorucuydu,
onu zaten herkesin canı çekiyordu. Ben ise hayatımda karımdan
başka kadınla birlikte olmamıştım ve aslında karım
beni, ben de karımı çok seviyordum. Karımın içinde ateş
gibi yanan seks arzusu bir zaman sonra normale dönecekti elbette.
Huzur bulmuştum Nuran ablanın omzunda. Nuran abla, "Gel
seni sana başka açıdan gösterelim!" diyerek kolumdan tutup
kaldırdı, çekim malzemelerinin olduğu dolabın ve
aynanın karşısına götürdü. Şortumu çıkarttı.
Dolaptan aldığı berber makinsei gibi bir traş makinesiyle
önce sikimin üzerindeki, sonra da göğsümde olan kılları iyice
traşladı. "Bak parladın!" dedi. Sonra bir ruj
alıp dudağıma sürdü. "Abla ne yapıyorsun?" dedim.
"Sakin ol bekle!" dedi. Bu sefer siyah bir göz kalemi alıp
gözlerime makyaj yaptı, yanağıma allık sürdü.
Yeni boşaldığım için küçük olan sikim inikti.
Nuran abla sikimi tutup, "Bu zaten işe yaramıyor!" deyip bantla
sikimi aşağı doğru bantladı. "Bak şimdi
aynada kendine, erkek miymişsin!" dedi. Aynadan bakınca bacak
aramda sikim yeni traşlanmış kadın amı
gibi duruyordu. Yüzümdeki makyaj da güzel değildi, aynada hiç ben gibi
görünmüyordum, ama o halimle hakikaten erkeğe de benzemiyordum.
Nuran abla, "İşte bunu kabul ettiğin
zaman sıkıntılar biter. Şimdi yan odaya geç ve erkek
olduğunu unut, genç bir kız gibi yat uyu!" dedi. Dediğini
yapıp yatağa yattım makyajlı olarak. Çok yorulmuştum
tüm gün, ama imkansız olanla boğuşmak yerine erkek gibi olmamak
en azından erkek gibi görünmemek bana huzur vermişti ve kız Mustafa
olarak rahatça uykuya daldım :)
(Mustafa)
Bu hikayenin şimdiye kadar yayınlanan bölümleri: Karımda Ne Orospuluklar Varmış!
18+ YASAL UYARI:
Fantastik Seks Hikayeleri sitesi 18 yaşından büyükler için Seks Hikayeleri içermektedir.
18 yaşından küçük iseniz veya bulunduğunuz ülkede Fantastik Seks Hikayesi okumak
kanunen yasak ise, bu siteyi derhal terkediniz!
ÇEREZ (COOKIE) POLİTİKASI:
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır.
Bu siteye giriş yaparak çerez kullanımını kabul etmiş sayılıyorsunuz. Daha fazla bilgi.
Powered by w3.css
Copyright ©
All rights Reserved. The Netherlands. Contact E-Mail: